Giriş Yap-Kayıt Ol
Bir Kelime Öğren
GESTALT |
Uzaktan Görü |
Pirokinesis |
Kelimeler
. | GESTALT |
. | Uzaktan Görü |
. | Pirokinesis |
. | Cadı Tahta |
. | Zombi |
Designed by: |
Parapsikoloji Genel/Bilimsel Açıklamaları
Yazar:S. Mehmet Temizel
Öne sürülen her teorinin eksik ya da kabul edilebilir yönleri vardır. Ancak, bilimin kabul edilmiş geleneksel anlayışlarına karşı çıkan teoriler, her zaman ciddi dirençle karşılaşırlar. Buna ideolojik anlayışları da ekleyebiliriz. Oysa bilim dünyasındaki ilerlemeler, yeni teorileri araştırmakla mümkün olmaktadır. Paranormal fenomenlerin deneysel sonuçlarının, mistik unsurları çağrıştırmasını gözönüne alarak, bu araştırmaları yok saymak ne bilime ne de insanlığa fayda sağlar. Eğer doğa, belli şartlar altında oluştuğuna inandığımız kurallarımızı, “anormallik” gösterip çiğniyor ise, bunun da bilimsel ifadesini ortaya koymak zorundayız. Bilimsel kuralımıza, denklemimize uymuyor veya geçerli kuralı bulamıyoruz diye, potansiyel devrim taşıyabilecek bir anomaliyi yok sayamayız. Belki karşılaştığımız anomali yeni bir denklemin habercisidir.
|
Haberler/Genel İlgi
Yazar:Sultan Tarlacı
Bilim insanları, bugüne kadar bilinen teorilere uymayan, çok sayıda olay gözlemledi. Bu olaylar kabul edilen kurallara aykırı duruyor; ama yanlışlıkları da ispat edilmiş değil. İşte bilimin çözemediği on olay!
|
Bilim Felsefesi/Bilimin Anlamı
Yazar:Sultan Tarlacı
René Decartes “Yalnızca hayvanlar durmaksızın vücutlarını besleyecek besini bulmakla uğraşırlar, ...insanların, temel düşüncesi, ruhun gerçek besini olan bilgeliği aramak olmalıdır”[1] der. Bu bilgeliği arayan da biliminsanıdır. Biliminsanları, didinip duran işçi karınca gibidirler. Dev bir bilgi hazinesinin oluşmasına yardımcı olan birer hizmetkârdan başka bir şey değildirler. Tarihin belli bir döneminde oluşmuş stoktan alıp, buna biraz da kendilerininkini katarlar. Her biliminsanının çabası bilgi okyanusuna bir damla mürekkepli su katmak gibidir.
|
Dost Yazarlarımız/Dost Yazarlarımız
Yazar:Prof. Dr. Ahmet Çelikkol
İnsanoğlunun hayalgücü sınırlıdır; evrende zamanın, mekanın, her durumun bir sınırı olduğu gibi. Bilimkurgu ürünlerinde de bu sınırlılığı görebiliriz. Yazar, diyelim bin yıl sonrasını kurgulamışsa, kıyafetler eski Roma’daki gibidir, kahramanların isimleri de öyle, eski Roma isimleri ya da benzeri. Öyleyse, bilimkurgu yazarlarının sınırlı hayalgücü daha çok insanoğlunun tarih içindeki serüveninden beslenmektedir. Bu argüman içinde düşünmeyi sürdürürsek, madem ki hayalgücü insanoğlunun tarih içindeki serüveni ile sınırlıdır, bilimkurgu ürünlerinin bir noktada tarih gerçeği ile bağlantılı olması, adı bilimkurgu da olsa önemli oranda tarihsel gerçeklere bağlı kalması gerekir.
|
Bilim Felsefesi/Bilimin Anlamı
Yazar:Sultan Tarlacı
Bilim, sürekli kullanımda olan, ama sürekli onarılan bir bina gibidir; sürekli büyür ve kendine yeni eklemeler olur. Thomas Kuhn bilime olan katkıyı, “normal” ve “devrimci” olarak ikiye ayırır. Normal bilim, bilimsel çalışmanın, kabul edilmiş bir inanç ve uygulama bütünü içinde yürütüldüğü halde, devrimci bilim Newton’un mekaniğinden göreliliğe geçiş gibi kökten değişiklikleri ifade eder.[1]
|
Beyin ve Zeka/Zeka ve Beyin
Yazar:Dr. Özlem Yalçın
Bilinenle bilinmeyenin sınırında gezinen, keşif yaptığı anda evreni ilk kez tüm insanlardan farklı bir şekilde gören bilim insanı ne hisseder? Sevinir mi, rahatlar mı, ürker mi? Deha, birbiri ile ilişkisiz görünen olaylar ve nesneler arasında bağlantı kurup yeniyi yaratma gücü olarak tanımlanıyor. Sanatsal yaratıcılık, üzerinde çalışmalar yapılmış bir alan olmasına karşın bilimsel yaratıcılık, araştırma açısından nispeten bakir kalmıştır.
|
Dost Yazarlarımız/Dost Yazarlarımız
Yazar:Dr. Özlem Yalçın
Bilinenle bilinmeyenin sınırında gezinen, keşif yaptığı anda evreni ilk kez tüm insanlardan farklı bir şekilde gören bilim insanı ne hisseder? Sevinir mi, rahatlar mı, ürker mi? Deha, birbiri ile ilişkisiz görünen olaylar ve nesneler arasında bağlantı kurup yeniyi yaratma gücü olarak tanımlanıyor. Sanatsal yaratıcılık, üzerinde çalışmalar yapılmış bir alan olmasına karşın bilimsel yaratıcılık, araştırma açısından nispeten bakir kalmıştır. Yaratıcı kişiliklerin diğer insanlardan daha belirgin olan bazı özellikleri gözlenmiş; deneyim ve maceraya açık olma, asilik, bireysellik, duyarlılık, oyunculuk, ısrarlılık, merak ve sadelik. Ayrıca dalgacı-disiplinli, içe dönük-dışa dönük olmak gibi zıt özellikleri birlikte barındırmaktalar.
|
Powered by AlphaContent 4.0.7 © 2008-2025 - All rights reserved